Ford "Go Further" etkinliğinde 16 elektrikli araç modelinin duyurusunu yaptı

Ototeknikveri     03 Nisan 2019 08:16

Ford Amsterdam’daki ‘Go Electric’ etkinliğinde Müşteri İhtiyacına Göre Tasarlanan Yeni Elektrikli Araç Ürün Gamını Tanıttı. Ford, Avrupa için öngördüğü elektrikli araçlar stratejisini Ford Hybrid başlığı altında özetledi; Hollanda’nın Amsterdam kentindeki özel “Go Electric” etkinliğinde 16 elektrikli araç modelinin duyurusunu yaptı.

Ford "Go Further" etkinliğinde 16 elektrikli araç modelinin duyurusunu yaptı
- A +
Yorum yaz

İlgili Haberler

Ford, Avrupa için öngördüğü elektrikli araçlar stratejisini Ford Hybrid başlığı altında özetledi; Hollanda’nın Amsterdam kentindeki özel “Go Electric” etkinliğinde 16 elektrikli araç modelinin duyurusunu yaptı.


Yeni Ford Kuga SUV, yarı, tam ve şarj edilebilir hibrit güç aktarma organı seçenekleriyle sunulan ilk Ford olacak. Kuga Plug-In Hybrid, 50 kilometreyi aşan elektrik menzili ile dünyaya tanıtıldı.


Tanıtılan yedi koltuklu yeni SUV modeli Ford Explorer Plug-In Hybrid 450 PS, 840 Nm tork güç ve 40 km elektrik menzili sağlıyor.


Yeni sekiz koltuklu Tourneo Custom Plug-In Hybrid, 50 kilometreye varan sıfır emisyonlu elektrik menzil hedefi ile daha temiz şehirlere destek oluyor.


Yeni Fiesta EcoBoost Hybrid ve Focus EcoBoost Hybrid, popüler aile otomobilleri için gücü, uyumu ve yakıt verimliliğini artırmak amacıyla gelişmiş yarı hibrit teknolojisinden yararlanıyor.


Mustang modellerinden ilham alan tam elektrikli performans SUV modeli , 600 kilometrelik WLTP menziliyle 2020 yılında sunulacak.

 

Tanıtılan yeni tam elektrikli Transit modelinin ise 2021 yılında lanse edilmesi bekleniyor. Yenilikçi Transit Smart Energy Concept, Ford’un elektrikli araçlar için bataryalı – elektrikli sürüş menzilini uzatmak amacıyla yeni yollar bulmasına yardımcı oluyor.

 

Ford, Yeni Kuga ile ilk kez şarj edilebilir, yarı hibrit ve tam hibrit sistemlerini birlikte sunuyor

Ford, şık ve dinamik tasarım detayları dikkat çeken daha geniş bir yaşam alanı sunan yeni Kuga SUV serisini tanıttı.

 

Ford’un şimdiye kadar geliştirdiği elektrikli araçlar arasında en ileri seviyeyi temsil eden yeni Kuga; Titanium, ST?Line ve Vignale olmak üzere farklı donanım seviyeleri ve yüksek yakıt verimliliği sunan gelişmiş ve kapsamlı hibrit sistemi ile yollara çıkacak.

 

Yeni Ford Kuga zengin güç ve aktarma organları çeşitliliği ile farklı kullanıcı beklentilerini karşılıyor. Kuga Plug-In Hybrid, Kuga EcoBlue Hybrid (yarı hibrit) ve Kuga Hybrid (tam hibrit) olmak üzere üç farklı elektrik destekli versiyon dışında 2.0 litre EcoBlue dizel ve 1.5 litre EcoBlue dizel ve ayrıca bir de 1.5 litre EcoBoost benzinli motor akıllı sekiz ileri otomatik şanzımanla kombine edilebiliyor.

 

Ford’un Avrupa’da en çok satan SUV modeli olan Kuga aynı zamanda Fiesta ve Focus’tan sonra Avrupa’da en çok satış adedine ulaşan üçüncü Ford modeli. 2018 yılında 153.800 adet Kuga satılırken bu başarı bir önceki yıla oranla Ford SUV satışlarının yüzde 19 artmasına katkı sağladı.

 

Entegre modeme sahip FordPass Connect, 12,3 inçlik dijital gösterge paneli, kablosuz şarj ünitesi, 8 inçlik dokunmatik ekranlı SYNC 3 ve B&O ses sistemi gibi teknolojiler kabin içindeki yaşam kalitesini artırırken gelişmiş sürüş destek sistemleri sürüş güvenliğine ve sürüş konforuna katkı sağlıyor. Yeni Dur- Kalk özellikli geliştrilmiş Adaptif Hız Kontrol Sistemi, Trafik Levhası Tanıma Sistemi ve Şerit Hizalama Sistemi teknolojileri, sürücülerin daha güvenle sürüşüne katkıda bulunurken, Yeni Focus ile sunulan Ford Dinamik LED Ön Far Sistemi zorlu yol koşullarında daha iyi görüş sağlıyor. Göz Hizası Gösterge Paneli sürüş anında gerekli olan bilgileri sürücünün görüş alanına yansıtıyor ve Aktif Park Asistanı tek tuşla park manevralarını otonom olarak yerine getirerek sürücünün hayatını kolaylaştırıyor.

 

Ford Avrupa Başkanı Stuart Rowley yaptığı değerlendirmede: “Yeni Kuga, Ford’un insan odaklı tasarım yaklaşımının en iyi örneği. SUV müşterileri ile yakın iş birliği içinde, kullanıcının hayatını her anlamda kolaylaştıran ileri teknolojileri, daha önce görülmemiş güç ve aktarma organları ve üstün konfor özellikleri sunmak üzere geliştirildi” dedi.

 

Yeni Ford Kuga üçüncü nesil olarak yollara çıkarken Ford Kuga satışa sunulduğu 2008 yılından bu yana Avrupa’da 1 milyon adedin üzerinde Kuga sattı.

 

Müşteriler tarafından tasarlandı

Yeni Kuga, Ford’un yeni global C2 platformunu kullanan ilk SUV modeli. Aerodinamik yapıyı ve yakıt verimliliğini daha da iyileştirmek üzere tasarlanan platform yüzde 10 oranında artırılan burulma dayanımı ile daha yüksek çarpışma güvenliği performansı sunuyor ve yerini aldığı nesil ile karşılaştırıldığında 90 kg daha hafif bir yapı sunuyor.

 

Yeni Ford Kuga daha enerjik ve daha dinamik tasarım detayları ve premium bir siluet ile dikkat çekiyor. Vignale, ST-Line ve Titanium olmak üzere farklı versiyonla sunulurken her bir versiyon kendine özgü bir karakter sergiliyor. Kuga Titanium donanım seviyesinde sportif ön tampon, arka difüzör, gövde renginde aynalar, LED gündüz farları ile 17 inçlik jantlar standart olarak bulunurken isteğe bağlı olarak 19 inçlik jantlar sunuluyor. Daha lüks ve prestijli bir duruşa sahip olan Kuga Vignale; tavan rayları, ön ve arka tampon tasarımları ve saten alüminyum süslemeleriyle daha özgün ve elit bir görünüm sergiliyor. Standart olarak 18 inçlik jantlar sunulurken, isteğe bağlı olarak 19 inç veya 20 inç tercih edilebiliyor. Altıgen tasarımlı deri koltuklar, ısıtmalı deri direksiyon iç mekandaki kalite algısını destekliyor. Ford Performance modellerinden ilham alınan Kuga ST-Line versiyonunda gövde renginde tamponlar ve yan etekler ile siyah ön ızgara, ön tampon, arka difüzör ve tavan rayları daha sportif bir görünüm sunuyor. Arka rüzgarlık ve çift egzoz çıkışı sportifliğe vurgu yaparken standart olarak sunulan 18 inçlik jant dışında 19 inçlik jantlar da tercih edilebiliyor. Kırmızı dikişli kontrast ST-Line koltuklar, alüminyum pedallar, alt kenarı düz direksiyon simidi ve ST-Line paspaslar ile St-Line marşpiyel performans vurgusu yapıyor.

 

Benzersiz güç ve aktarma organları çeşitliliği

Ford bu yılın başlarında yeni Focus ile başlamak üzere tüm yeni modellerinin bir elektrik destekli versiyona sahip olacağını açıklamıştı. Yeni Ford Kuga söz konusu stratejinin yansıması olarak şarj edilebilir hibrit, yarı hibrit ve tam hibrit güç ve aktarma teknolojilerini sunan ilk Ford modeli oldu.

 

Kuga Plug-In Hybrid içten yanmalı motorun menzil özgürlüğünü ve elektrikli motor sistemlerin verimliliğini bir arada sunuyor. Sistemde 2,5 litre hacimli benzinli motoru elektirkili motor ve jeneratör ile 14,4 kWh kapasiteli lityum batarya destekliyor. 225 PS güç üreten ve Ford’un Avrupa’daki ilk şarj edilebilir hibrit çözümü olan sistem 50 km’nin üzerinde bir elektrikli menzil sunarken, 1,2 lt/100 km yakıt tüketimi ve 29 gr/km C02 salım değerine imza atıyor. Sol çamurluğa entegre şarj soketi üzerinden şarj edilebilen batarya ayrıca sürüş esnasında fren enerjisini elektrik enerjisine dönüştüren rejeneratif şarj teknolojisiyle de şarj edilebiliyor. Bataryanın 230 Volt ile şarj edilmesi 4 saat sürüyor. Sürücüye var olan şarjı ne zaman ve ne şekilde kullanacağını seçme imkânı sunan; EV Auto, EV Now, EV Later ve EV Charge olmak üzere dört farklı elektrikli sürüş modu bulunuyor. Bataryanın şarjı en düşük seviyeye indiğinde sistem otomatik olarak içten yanmalı motoru elektrikli motorun desteklediği EV Auto sürüş moduna geçiş yapıyor.

 

Kuga EcoBlue Hybrid versiyonunda Ford’un 150 PS gücündeki 2,0 litre EcoBlue dizel motoru devreye giriyor. Yarı hibrit sistemde kayış ile tahrik edilen entegre bir marş motoru/jeneratör (BISG) yer alıyor. Yavaşlama ve fren anında enerji kazanımı sağlayan ve depolayan marş jeneratörü aynı zamanda 48 Volt’luk hava soğutmalı lityum ion bataryayı şarj ediyor. Marş jeneratörü ayrıca depolanan enerjiyi kullanarak bir yandan aracın elektrik donanımlarını beslerken diğer yandan da normal sürüşlerde ilave tork ile benzinli motoru destekliyor. Kuga’nın Auto Start-Stop özelliğini daha fazla kullanmasını sağlayan 48 Volt besleme sisteminin de katkısıyla 132 gr/km CO2 salım ve 5.0 lt/100 km yakıt tüketimi değerleri mümkün oluyor.

 

Kuga Hybrid versiyonunda kendi kendini şarj eden bir hibrit sistem bulunuyor. 2,5 litre hacimli benzinli motoru destekleyen elektrikli motor, jeneratör ve lityum bataryadan oluşan elektrikli sistem sıfır emisyonlu salt elektrikli sürüşe imkan tanıyor. 130 gr/km CO2 emisyon değerine ve 5.6 lt/100 km tüketim değerine imza atan Kuga Hybrid 2020 yılının sonlarında önden çekiş ve Ford Akıllı 4x4 Çekiş versiyonlarıyla satışa sunulacak.

 

Yeni Kuga bunun dışında yüksek verimlilik seviyesine sahip ve Euro 6.2 emisyon standardını karşılayan gelişmiş EcoBoost benzinli ve EcoBlue dizel motor seçenekleriyle de tercih edilebilecek. Motorlar Auto Start-Stop ve altı ileri manuel dışında yeni sekiz ileri otomatik şanzımanla kombine ediliyor.

 

Kuga EcoBlue versiyonunda 190 PS güç üreten 2,0 litre EcoBlue dizel motor devreye giriyor. Yenilenen yakıt emiş sistemi, daha sessiz, daha çabuk tepki veren yüksek basınçlı enjeksiyonlar, emisyonları düşüren SRC katalizörü dışında motor içerisinde sürtünmeyi azaltan bir dizi yenilikçi teknoloji ile yakıt verimliliği için optimize edilen dizel motor 5,7 lt/100 km yakıt tüketiyor ve 150 gr/km CO2 salım değerine imza atıyor.

 

Ford’un 120 PS güç üreten 1.5 litre EcoBlue dizel motoru da yenilikçi teknolojilerle yakıt verimliliği noktasında optimize edildi ve 4,8 lt/100 km yakıt tüketimi ile 127 gr/km CO2 salım değeriyle son derece çevreci ve tutumlu bir yapı sunuyor.

 

Kuga EcoBoost versiyonunda 120 PS ve 150 PS olmak üzere iki farklı güç alternatifi ile 1,5 litre EcoBoost benzinli motor devreye giriyor. Motor endüstrisinde bir ilke imza atıyor ve güç gereksiniminin olmadığı sürüş koşullarında üç silindirin birini kapatabiliyor. Silindir kapatma fonksiyonu göz açıp-kapama süresinden 20 kat daha hızlı olan 14 milisaniye gibi son derece hızlı bir sürede gerçekleşiyor. Silindir kapatma dahil modern motor teknolojilerinin tümünden yararlanan ve birçok yenilikçi teknolojiyle donatılan motor 6,5 lt/100 km yakıt tüketiyor ve 149 gr/km CO2 salım değerine imza atıyor.

 

Uyarlanabilir Vites Değişim Zamanlaması ve Uyarlanabilir Vites Değişim Kalitesi Kontrolü gibi teknolojilerle sürüş keyfinden ödün vermeden konforlu bir sürüşe imkân tanıyan ve yakıt verimliliğini artırmak üzere optimize edilen yeni sekiz ileri otomatik şanzıman; 120 PS 1,5 litre EcoBlue, ve 190 PS 2,0 -litre EcoBlue motorlarda kullanıma sunuluyor. 190 PS gücündeki 2,0 litre EcoBlue dizel motor Ford Akıllı 4x4 Çekiş Sistemi ile donatılıyor.

 

Kuga ayrıca gaz tepkileri, direksiyon sertliği, çekiş kontrol sisteminin hassasiyeti ve otomatik şanzımanlı modellerde vites değişim hızını kullanım tarzına ayarlama imkânı sunan Sürüş Modu özelliği ile donatılıyor. Böylece sürücü Normal, Spor ve Eko, Kaygan zemin ve Arazi sürüş modlarından birini seçebiliyor.

 

Konforlu, geniş ve fonksiyonel

Sınıfının en iyi arka koltuk genişliğini sunan Kuga’da kullanım deneyimini konfor, genişlik ve fonksiyonellik oluşturuyor. Dingil mesafesi 20 mm artan yeni Kuga yerini aldığı nesilden 44 mm daha geniş ve 89 mm daha uzun. Artan boyutlar ön koltuklarda 43 mm daha fazla omuz mesafesi ile 57 mm daha fazla oturma alanı genişliği ve arka koltuklarda 20 mm daha fazla omuz mesafesi ile 36 mm daha fazla oturma alanı genişliği sunuyor. Yerini aldığı nesil ile karşılaştırıldığında 20 mm daha alçak olmasına karşın yeni Kuga ön koltuklarda 13 mm ve arka koltuklarda 35 mm daha fazla baş mesafesi kullanıma sunuyor.

 

Arka koltuk sırasının dış tarafındaki koltuklarda ilk kez ısıtma fonksiyonu bulunurken arka koltukların tamamı geriye kaydırılarak sınıfının en iyi arka koltuk diz mesafesi olan 1.035 mm sağlanabiliyor, koltukların öne kaydırılması ise 67 litre daha büyük bir bagaj kullanımı sunuyor. Elektirkili katlama özelliği sayesinde arka koltuklar katlanarak tamamen düz bir yükleme zemini oluşturulabiliyor. Halılarla kaplı bagaj yüzeyi sadece daha elit ve şık bir görünüm sunmakla kalmıyor, aynı zamanda dayanıklı ve temizlemesi kolay bir yapıyı beraberinde getiriyor. Akıllı bagaj kapağı özelliği pratikliği ile kullanıcının hayatını kolaylaştırıyor.

 

FordPass Connect araç içi modem teknolojisi 10 adede kadar cihazın Wi-Fi üzerinden internete bağlanmasına imkân tanırken, FordPass mobil uygulama üzerinden araç bulma, kalan yakıt, alarm veya yağ durumu gibi bilgilere erişim, uzaktan kilitleme/açma ve sekiz ileri otomatik şanzımanlı versiyonlarda uzaktan çalıştırma ve kaza anında acil yardım çağrısı yapma gibi fonksiyonlar yönetilebiliyor.

 

Sürücü, kabin içindeki kablo karmaşasının önüne geçen kablosuz şarj özelliğini kullanırken akıllı telefonunu Bluetooth üzerinden Apple CarPlay ve Android Auto™ uyumlu SYNC 3 bilgi ve eğlence sistemine bağlayabiliyor ve dünya ile olan iletişimini kesintisiz bir şekilde sürdürebiliyor. SYNC 3 bilgi ve eğlence sistemli 8 inç büyüklüğündeki dokunmatik ekran, akıllı telefonlar gibi sürükleme ve tıklama mantığıyla kullanılıyor ve sürücüye; ses sistemi, navigasyon ve iklimlendirme sistemlerini kumanda etme imkânı tanıyor. Sürücü ayrıca bütün bu fonksiyonlara sesli komut üzerinden de kontrol edebiliyor.

 

Yeni 12,3 inç büyüklüğünde 24?bit yüksek çözünürlüklü dijital gösterge paneli okunaklı yapısıyla kullanım kolaylığı sağlarken, yeni 10 hoparlörlü 575 Watt gücündeki B&O ses sistemi yolculukları keyfe dönüştürüyor.

 

Kabin içi konfor düzeyini iyileştirmek için geliştiren Aktif Gürültü Kontrolü iç mekândaki motor gürültüsünü izlemek için kabin içine stratejik olarak yerleştirilmiş üç mikrofon kullanıyor. Sistem istenmeyen motor ve şanzıman gürültülerini önlemek için karşı ses dalgalarını ses sistemi üzerinden yönlendiriyor. Kuga Plug-In Hybrid Vignale, Kuga EcoBlue Hybrid ve Kuga 2,0 litre EcoBlue Vignale versiyonlarında standart olarak sunulan bu teknoloji tamamen yeni bir kabin içi sessizlik seviyesini beraberinde getiriyor.

 

Güven veren teknolojiler

Yeni Ford Kuga, sürücüye güven vermek ve sürüş esnasında sürüşe daha fazla odaklanmasını sağlamak için tasarlanmış gelişmiş sürüş destek teknolojileriyle yollara çıkıyor. Gelişmiş Ford Co-Pilot360 teknolojileri güvenlik, sürüş ve park etme özelliklerini geliştirirken sürüş deneyimini daha konforlu ve daha güvenli hale getiriyor.

 

Ford'un ilk kez kullanıma sunduğu Kör Nokta Uyarı Sistemi özelliğine sahip Şerit Takip Sistemi çok şeritli yollarda şerit değiştirirken sürücünün kör noktasında risk oluşturan başka bir araç varsa sürücüyü uyarmak ve şerit değiştirme manevrasını engellemek için direksiyona karşı kuvvet uyguluyor. Yayalar dışında bisikletlileri de algılayan Çarpışma Önleme Sistemi kavşakta dönüş yaparken karşıdan gelen bir araç algıladığında sürücüyü uyarıyor ve sürücünün reaksiyon vermemesi halinde otomatik olarak fren yapıyor. Dur-Kalk özelliğine sahip Adaptif Hız Kontrol Sistemi, Trafik Levhası Tanıma Sistemi ve yol çizgilerini takip ederek otomobili şeridin ortasında tutan Şerit HizalamA Sistemi özellikle otoyol kullanımlarında daha dingin ve stresten arındırılmış bir sürüş sunuyor.

 

Yeni Kuga, önemli sürüş bilgilerini sürücünün görüş alanına yansıtarak sürüş güvenliğine katkı sağlayan Göz Hizası Gösterge Paneli sunan Avrupa'daki ilk Ford SUV modeli. Sistem, Avrupa'da sunulan diğer benzer teknolojilerinden daha geniş bir görüş alanını kapsıyor.

 

Çapraz Trafik Uyarısı özelliğine sahip Kör Nokta Uyarı Sistemi geri manevraları daha güvenli hale getirirken Dur-Kalk özelliğine sahip Adaptif Hız Kontrol Sistemi sıkışık trafikte sürücünün stresini azaltıyor.

 

Aktif Park Asistanı paralel ve dikey park manevralarını gaz, fren, direksiyon ve vites de dahil olmak üzere tamamen otonom olarak gerçekleştirebiliyor. Yeni sekiz ileri vitesli otomatik şanzımanla sunulan sistem tek bir düğmeye basılı tutularak sürücü tarafından etkin hale getiriliyor ve araçtan 92 cm daha uzun park boşluğuna aracı park edebiliyor. Sistem ayrıca paralel park çıkış desteği de sunuyor.

 

Bunun dışında yeni Ford Kuga’da sürüş güvenliğini geliştirmek üzere; Acil Durum Manevra Destek Sistemi, Şeritte Kalma Yardımcısı, 180 derece açılı Ön ve Arka Görüş Kamerası, Ters Yön Uyarısı, viraj aydınlatma özelliğine sahip Ford Dinamik LED Ön Sistemi ve İkincil Çarpışma Freni olmak üzere birçok teknoloji sunuluyor.

 

40 km menzilde sıfır emisyon sağlayan yeni Explorer Plug-In Hybrid

Ford, Hollanda’nın Amsterdam kentindeki “Go Further” etkinliği kapsamında yeni Ford Explorer Plug-In Hybrid’i tanıttı. Amerikan’ın en çok satan SUV modelinin şarj edilebilir hibrit versiyonu bu yılın sonlarında Avrupa’da satışa sunulacak.

 

Yeni Ford Explorer Plug-In Hybrid; sportif karakterli ST-Line ve premium detaylara sahip Platinum olmak üzere iki farklı donanım paketiyle otomobil severlerin beğenisine sunulacak. Her iki donanım versiyonunda da 3,0 litre hacimli EcoBoost V6 benzinli motoru elektrikli motor ve jeneratör ile destekleyen bir hibrit sistem kullanıma sunulacak. Toplam 450 PS güç ve 840 Nm tork üreten hibrit sistem sıfır emisyonlu salt elektrikli sürüşe imkân tanıyor.

 

Standart olarak sunulan yedi farklı sürüş moduna sahip akıllı 4x4 çekiş sistemi ve 10 vitesli otomatik şanzıman gerek asfalt, gerekse farklı arazi koşullarında mümkün olan en iyi performansı sunuyor. Dur-Kalk özelliğine sahip Adaptif Hız Kontrol Sistemi, Trafik Levhası Tanıma Sistemi ve Şerit Hizalama Sistemi gibi gelişmiş sürüş destek sistemleri benzersiz ve güvenli bir sürüş sağlıyor.

 

Son derece geniş, rafine ve konfor odaklı iç mekânı 10,1 inç büyüklüğünde dokunmatik ekranlı bilgi ve eğlence sistemiyle 12,3 inçlik dijital gösterge paneli tamamlıyor. Fonksiyonelliği destekleyen bagaj ve oturma konfigürasyonları kadar kolay şekilde üçüncü sıra koltuklara geçiş kolaylığı gibi aile dostu yenilikler yolculukları keyfe dönüştürüyor.

 

Ford Avrupa Pazarlama, Satış ve Servis Başkan Yardımcısı Roelant de Waard yapmış olduğu değerlendirmede: “İknonik Yeni Ford Explorer modelinin Avrupa’ya gelmesinden dolayı büyük heyecan duyuyorum. Yeni Explorer eşsiz tasarım ve özelliklerle geliyor. Bölgemizde müşterilere sunduğumuz en kullanışlı SUV olan Explorer, yedi kişilik oturma alanına sahip, 2.500 kg römorku kolaylıkla çekebiliyor ve yine de 40 km sıfır emisyonlu şehir içi menzil sunuyor.” dedi ve ekledi “10,1 inçlik dokunmatik ekran ve Avrupa’da ilk kez kullanıma sunduğumuz Geri Manevra Fren Asistanı gibi teknolojilerle Explorer Plug-In Hybrid kullanımı kolay bir sürüş sunuyor.”

 

Baştan aşağı yenilenen altıncı nesil yeni Ford Explorer bu yılın başlarında ABD pazarında satışa sunuldu. İlk olarak 1991 yılında yollara çıkan Ford Explorer ABD pazarında SUV pazarının hızla büyümesini sağlarken, bu segment bugün gelinen noktada tüm dünyada büyük bir başarı yakalamış durumda.

 

Sıfır emisyonlu sürüş imkanı

Yeni Ford Explorer Plug-In Hybrid bünyesinde barındırdığı elektrikli sistem sayesinde performans ile yüksek yakıt verimliliğini bir arada sunarken geleneksel içten yanmalı motorun uzun menzil özeliğini de sunuyor. Gelişmiş hibrit güç ve aktarma organı 40 km sıfır emisyonlu sürüşe imkân tanıyor.

 

Sistemde Ford’un 350 PS güç üreten 3,0 litre hacimli EcoBoost V6 benzinli motoru 100 PS gücünde bir elektrikli motor tarafından destekleniyor. Elektrikli motoru besleyen 13.1 kWh kapasiteli lityum-ion batarya sol bölümdeki entegre şarj bölmesi aracılığıyla şarj edilebiliyor. Batarya ayrıca sürüş esnasında fren enerjisini elektrik enerjisine dönüştüren rejeneratif şarj teknolojisiyle de şarj edilebiliyor.

 

Yeni Ford Explorer Plug-In Hybrid’de sürücüye var olan şarjı ne zaman ve ne şekilde kullanacağını seçme imkânı sunan; EV Auto, EV Aktif (Now), EV Sonra (Later) ve EV Şarj (Charge) olmak üzere dört farklı elektrikli sürüş modu bulunuyor. Bataryanın şarjı en düşük seviyeye indiğinde sistem otomatik olarak içten yanmalı motoru elektrikli motorun desteklediği EV Auto sürüş moduna geçiş yapıyor. Explorer Plug-In Hybrid 78 g/km CO2 emisyon salım ve 3,4 lt/100 km yakıt verimliliği değeriyle son derece çevreci bir yapı ortaya koyuyor.

 

Yeni Ford Explorer Plug-In Hybrid’de kullanılan hibrit sistem yüksek güç ve tork üretimiyle gerek asfalt yollarda, gerekse de farlı yol koşullarında ve aynı zamanda 2.500 kg römork çekme kapasitesiyle etkileyici bir performansı beraberinde getiriyor. Ford’un gelişmiş 10 vitesli otomatik şanzıman yakıt verimliliğine katkı sağlıyor.

 

“Explorer gerçekten de maceracı bir ruha sahip aileler için tasarlanan gerçek bir SUV. Bu nedenle Explorer Plug-In Hybrid'in teknelerden römorklara kadar her şeyi çekebilecek bir güç ve aktarma organına sahip olması şarttı.” diyen Avrupa Explorer Programı Baş Mühendisi Matthias Tonn, sözlerini şöyle sürdürdü: “450 PS güç ve 840 Nm tork kullanıma sunan paralel hibrit bir sistem seçtik. 10 metrelik bir karavanı kapsayan Kör Nokta Uyarı Sistemimizin daha gelişmiş bir versiyonunu bile ekledik.”

 

Akıllı 4x4 çekiş sistemi ilave çekiş gerekip gerekmediğini belirlemek için her on milisaniyede bir onlarca sensörden gelen araç hızı, yalpalama, ortam hava sıcaklığı, lastik yol tutuş kaybı ve yük çekme durumu gibi verileri değerlendirerek lastiklerin çekişini analiz ediyor. Yeni elektromekanik kavrama tork dağılımını 100 milisaniye gibi kısa bir sürede ön ile arka aks arasında ayarlıyor. 10 vitesli otomatik şanzıman gibi, bu sistem de çekişi optimize etmek ve sürekli ayarlamak için uyarlamalı öğrenme algoritmaları kullanıyor.

 

Arazi Yönetim Sistemi sürücüye; Normal, Spor, Patika, Kaygan, Çekici, Eko, Derin Kar ve Kum olmak üzere yol, hava ve arazi koşullarına uygun sürüş modunu seçme imkânı sunuyor. Her bir sürüş modu özgün bir grafikle 12,3 inç büyüklüğündeki gösterge panelinde gösteriliyor. Eğim iniş kontrolü de asfalt dışı yollarda kolaylık sağlıyor.

 

Hem şehir içinde, hem de şehir dışında stresten arındırılmış sürüşler

Yeni Ford Explorer Plug-In Hybrid bünyesinde barındırdığı gelişmiş sürüş destek sistemleriyle daha güvenli ve stresten arındırılmış bir sürüş sunuyor ve büyük boyutlara sahip aracın şehir içi kullanımını kolaylaştırıyor.

 

Aktif Park Asistanı paralel ve dikey park yerlerine tamamen otonom giriş ve çıkış özelliği ile park manevralarını kolaylaştırıyor. Sistem, uygun park yerini belirliyor. Sürücü vitesi ‘N’ konumuna alarak orta konsoldaki bir düğmeye basıyor. Sistem vites geçişlerini, gaz veya fren ve direksiyon hareketleri de dahil olmak üzere park manevrasını tamamen otonom bir şekilde gerçekleştiriyor. Sistem ayrıca Park Yerinden Çıkma özelliği ile tamamen otonom paralel park yerinden çıkma desteği de sunuyor.

 

Çapraz Trafik Uyarı Sistemi özelliğine sahip Kör Nokta Uyarı Sistemi geri manevra esnasında aracın arkasından geçmekten olan bir başka aracı algılaması halinde sürücüyü uyarıyor ve sürücünün uyarıya bir reaksiyon göstermemesi halinde fren de yapabiliyor. Geri Manevra Fren Asistanı radar ve ultrasonik sensörleri kullanarak otomobilin hareket alanındaki nesneleri belirliyor ve çarpışmayı önlemek üzere otomatik olarak fren yapabiliyor. Entegre yıkama sistemine sahip ön ve arka kameralarla kapı aynalarının altına entegre edilen kameraların oluşturduğu 360 derece görüş orta konsoldaki ekranda gösterilerek geri manevralar daha güvenli hale getiriliyor.

 

Yolda ilerleyen veya yoldan karşıya geçen yayalar dışında bisikletlileri de algılayan Çarpışma Önleme Yardımcısı olası bir çarpışma riski algılaması halinde sürücüyü uyarıyor ve sürücünün reaksiyon vermemesi halinde otomatik olarak fren yapıyor.

 

Dur-Kalk özelliğine sahip Adaptif Hız Kontrol Sistemi, Trafik Levhası Tanıma Sistemi ve Şerit Hizalama Sistemi yoğun dur-kalk trafikte, otoyol kullanımlarında ve uzun yol sürüşlerinde daha dingin ve stresten arındırılmış bir sürüş sağlıyor. Teknoloji, Explorer Plug-In Hybrid'in öndeki araç ile olan güvenli takip mesafesini ayarlamaya ve aracı şeridin ortasında tutmaya yardımcı oluyor. Sistem ayrıca trafik levhalarındaki hız bilgilerini algılayarak ve araç navigasyon verilerini kullanarak aracın hızını yasal sınırlara uyarlayabiliyor.

 

Dur-Kalk özelliğine sahip Adaptif Hız Kontrol Sistemi dur-kalk trafikte aracı tamamen durduruyor ve 3 saniye içerisinde tekrar hareket ettiriyor. 3 saniyeden daha uzun duraklama sürelerinde sürücü aracı hareket ettirmek için direksiyondaki düğmeye dokunabiliyor veya hafifçe gaz pedalına dokunabiliyor.

 

Şerit Hizalama Sistemi yol çizgilerini takip ederek Adaptif Hız Kontrol Sistemi etkin olduğunda hafif direksiyon müdahaleleri ile aracı şeridin ortasında tutmak üzere sürücüye yardımcı oluyor. Sürücüyü 200 km/s hıza kadar destekleyecek şekilde tasarlanan teknoloji, sürücünün direksiyona hakim olmadığını algılaması halinde görsel ve işitsel olarak uyarıyor.

 

Bunun dışında Şeritte Kalma Yardımcısı ve olası çarpışmayı önlemek üzere yardımcı olan Acil Durum Manevra Destek Sistemi gibi teknolojiler olası bir kazadan kaçınma veya etkilerini azaltma noktasında sürücüye yardımcı oluyor. İkincil Çarpışma Freni özelliği kaza sonrası fren yaparak olası ikinci bir çarpışmayı önlüyor veya etkilerini azaltıyor.

 

“Bu sadece teknolojiyi kullanmış olmak için aracı teknolojiyle doldurmak ile ilgili bir durum değil.” şeklinde konuşan Ford Avrupa Sürüş Destek Sistemleri ve Güvenlik Teknolojileri Müdürü Torsten Wey: “Bu daha çok sürüş deneyimi geliştirmek, sürüşü daha az stresli hale getirmek ve sürücünün direksiyon başında kendini daha güvende hissetmesine yardımcı olmakla ilgili.” dedi.

 

Çok yönlü ve konforlu

Yeni Explorer Plug-In Hybrid 5 metrenin üzerinde uzunluğu, 2 metre yüksekliği, 2 metre genişliği ve yedi kişilik oturma alanı ile geniş konforlu bir yaşam alanını kullanıma sunuyor.

 

Birinci ve ikinci koltuk sırasındaki yolcularına 1 metreden fazla baş mesafesi ve diz mesafesi ile 1,5 metre omuz mesafesi sunuluyor. 96 cm baş mesafesi, 1 metrenin üzerinde omuz mesafesi ve 83 cm’nin üzerinde bacak mesafesiyle üçüncü koltuk sırası da yetişkinlere konforlu bir yaşama alanı sunuyor.

 

Standart olarak sunulan elektrikli üçüncü sıra koltuklar ve yeni kolay katlama özelliğine sahip ikinci sıra koltuğun katlanmasıyla 2.274 litrelik bagaj hacmi oluşuyor. İç mekânın çeşitli noktalarına konumlandırılan 12 adet bardak tutucu ve toplamda 123 litrelik saklama alanları küçük eşyaların neden olabileceği karmaşa ve kalabalığın önüne geçiyor.

 

Standart olarak sunulan 10 vitesli otomatik şanzımana ile sunulan döner vites konsolu, ısıtmalı ve soğutmalı 10 yönlü elektrikli ön koltuklar, ısıtmalı ikinci sıra koltuklar, kablosuz şarj, ısıtmalı direksiyon, katlanabilir ikinci sıra koltuklar, güneşlikler ve ikinci ile üçüncü koltuk sırası için koyu renk camlar kabin içi konforu destekliyor. Platinum versiyonunda 14 hoparlörlü 1000 Watt B&O ses sistemi ve ST-Line versiyonunda ise 12 hoparlörlü, 800 Watt B&O ses sistemi sunuluyor.

 

FordPass Connect teknolojisi Expolorer’ı 10 adede kadar cihazın bağlanabildiği bir mobil Wi-Fi yayımcıya dönüştürüyor. Navigasyon sistemi üzerinden sağlanan Canlı Trafik güncellemeleri sürücünün daha hızlı, daha az stresli yolculuklar yapmasına imkân tanıyor. FordPass Connect, FordPass mobil uygulama üzerinden birçok konfor özelliği kullanıma sunuyor:

  • Araç Bulucu, kullanıcının aracını geniş bir otoparkta bulmasını kolaylaştırıyor

  • Araç Durumu, yakıt seviyesi, alarm durumu, yağ ömrü ve diğer araç bilgilerine erişim sağlıyor

  • Kapı Kilitleme Açma, Explorer’ın kapılarını uzaktan kilitleme ve açma imkânı tanıyor

  • Uzaktan çalıştırma**

 

Platinum versiyonunda standart olarak sunulan 10,1 inç dokunmatik ekran navigasyonu tam ekran göremeye veya ekranı ikiye bölerek ayrıca ses sistemini görüntülemeye izin veriyor. SYNC 3 bilgi ve eğlence sistemine ait kapasitif dokunmatik ekran akıllı telefonlar gibi sürükleme ve tıklama mantığıyla kullanılıyor ve sürücüye; ses sistemi, navigasyon ve iklimlendirme sistemlerini yönetmeye imkân tanıyor. Sürücü ayrıca bütün bu fonksiyonları sesli komut üzerinden de kontrol edebiliyor.

Dokunmatik ekranı güç kullanımı, şarj durumu ve verimlilik asistanı gibi fonksiyonları da gösteren 12,3 inç büyüklüğünde dijital gösterge ekranı tamamlıyor. ST-Line versiyonlarında 8 inç büyüklüğünde dokunmatik ekran sunuluyor.

 

Şık ve modern tasarım

Ford’un bilgi, deneyimi ve sürekli gelişimi sayesinde Explorer 29 yıllık köklü geçmişi boyunca ABD pazarında bilinen ve tanınan bir araca dönüştü. Tasarım ekibi yeni nesli tasarlarken bu önemli mirasa bağlı kalmaya çalıştı. Explorer’in uzun zamandır devam eden tasarım özelliklerinin başında karartılmış ön ve arka cam sütünları geliyor. Eğimli tavan çizgisi kadar kısa ön çıkıntı da sportif bir duruşu beraberinde getiriyor.

 

Explorer Plug-In Hybrid, ST-Line versiyonları siyah yüzeye ve Platinum versiyonları füme yüzeye sahip standart 20 inçlik alaşım jantlarla donatılıyor.

 

ST-Line versiyonlarında parlak siyah tek parça ön ızgara, tavan barları ve kapı direk kaplamaları sunuluyor. İç mekânda kırmızı dikişli koltuklar, paspaslar ve alt kenarı düz sportif direksiyon ile karbon efektli konsol aplikasyonları sportiflik vurgusunu güçlendiriyor.

 

Platinum versiyonlarında saten tek parça ön ızgara, tavan barları ve kapı direk kaplamaları dikkat çekerken iç mekânda gerçek ahşap konsol aplikasyonları uygulanıyor.

 

“Yeni Explorer Plug-In Hybrid etkileyici bir karizma ve benzeri görülmemiş bir duruşla yollara çıkıyor.” şeklinde konuşan Matthias Tonn sözlerini şöyle tamamladı: “Kendine özgü ST-Line ve Platinum versiyonları ile kullanıcılar kişiliklerine uygun doğru tasarıma sahip olabilecekler”

 

Sınıfında bir ilk olan sıfır emisyonlu Tourneo Custom Plug-In Hybrid

Ford, Hollanda’nın Amsterdam kentindeki “Go Further” etkinliği kapsamında yenilikçi şarj edilebilir hibrit güç ve aktarma organıyla donattığı Ford Tourneo Custom plug-In hybrid versiyonunu tanıttı.

 

Sıfır emisyon özelliklerini menzil problemi olmaksızın sekiz koltuklu fonksiyonel bir iç mekân sunan Ford Tourneo Custom Plug-In Hybrid, 2019 yılının sonlarından itibaren Avrupalı müşterilerle buluşacak.

 

Sınıfında bir ilk olan Tourneo Custom Plug-In Hybrid, Ford’un Avrupalı müşterilerine yönelik kapsamlı elektrikli araç sunma stratejisini yansıtan ilk model olmasıyla dikkat çekiyor. Elektrik şebekesinden şarj edilebilen Tourneo Custom Plug-In Hybrid sıfır emisyonlu sürüş özelliği ile yşehir içi emisyonların azaltılmasına katkıda bulunuyor. Sekiz koltuklu fonksiyonel minibüs Avrupa genelinde sayıları artan düşük emisyonlu araç (ULEV) bölgelerine girebiliyor.

 

Tourneo Custom Plug-In Hybrid’in ön tekerleklerini 13.6 kWh kapasiteli lityum-iyon bataryalarla beslenen bir elektrikli motor/jeneratör tarafından harekete geçiriyor. Ford’un bol ödüllü 1,0 litrelik EcoBoost benzinli motoru, fren enerjisini elektrik enerjisine dönüştüren rejeneratif özelliği ile birlikte menzil artırıcı olarak devreye giriyor. Gelişmiş hibrit sistem, 50 km’ye varan sıfır emisyon menzile imkan tanırken, menzil artırıcı ile birlikte 500 km menzile ulaşılabiliyor.

 

Dizel motorlu Tourneo Custom gibi Plug-In Hybrid versiyonda da bu sınıfta benzersiz olan konferans koltuklarıyla toplantı düzeni oluşturulabiliyor ve sürüş yönünde konumlandırılmış iki adet üçlü koltuk sırasıyla sunulabiliyor.

 

Ford Avrupa Ticari Araçlar Genel Müdürü Hans Schep yapmış olduğu değerlendirmede: “Yeni Tourneo Custom Plug-In Hybrid, farklı amaçtaki kullanım tiplerine adapte olabilirken, işletmelere ve kullanıcılara düşük emisyonlu araç bölgelerinde de sürüş imkanı sağlıyor. Hem de, geleneksel motorla tahrik edilen yolcu taşıyan araçlarla aynı alanı kaplıyor.” dedi ve ekledi: “Yöneticiler için lüks transfer aracı olarak kullanılırken ya da geniş aileleri taşırken konfor ve zerafeti bir arada sunacak olan Tourneo Custom Plug-In Hybrid, şehirlerin hava kalitesine de katkı bulunacak.”

 

2018 yılının başlarında satışa sunulduğu günden bu yana yeni premium iç mekanı ve dinamik ön tasarımıyla Tourneo Custom yıl boyunca toplam 17.100 satış adedine ulaşırken bir önceki yıl ile kıyaslandığında yüzde 28 artış kaydetti.

 

Menzil kaygısı olmadan sıfır emisyon

Yeni Tourneo Custom Plug-In Hybrid’de ön tekerlekleri içten yanmalı motor yerine, elektrikli motor harekete geçiriyor. Kompakt boyutlu sıvı soğutmalı batarya kiti 2,0 litre EcoBlue motora sahip Tourneo Custom’da yaşam alanından ödün vermemek üzere konumlandırılıyor.

 

Yeni Tourneo Custom Plug-In Hybrid, sürücüye var olan şarjı ne zaman ve ne şekilde kullanacağını seçme imkânı sunan; EV Auto, EV Now, EV Later ve EV Charge olmak üzere dört farklı elektrikli sürüş modu sunuyor.

 

EV Auto performans ile verimliliğin ideal dengesini tesis ediyor. Sistem, menzil artırıcıyı etkinleştirip etkinleştirmemeye karar vermek için batarya enerji seviyelerini ve otoyol veya dur-kalk olmak üzere anlık sürüş koşullarını inceliyor. EV Şimdi sürüş modu menzil uzatıcıyı devre dışı bırakıyor ve var olan şarj minimum seviyeye ininceye kadar sıfır emisyonlu sürüş gerçekleştiriyor. EV Sonra menzil uzatıcıya ağırlık verirken aynı zamanda kullanıma hazır olması için bataryaları dolu tutmak üzere rejeneratif şarjdan yararlanıyor. EV Şarj ise menzil uzatıcıyı devreye sokarak EV Şimdi sürüş modu için bataryanın şarj seviyesini dolu tutuyor.

 

Tourneo Custom Plug-In Hybrid ön tampondaki şarj soketi üzerinden 10 amper 240 Volt standart ev tipi prizde 5.5 saatte yüzde 100 şarj olurken, 32 amper 240 Volt prizde şarj süresi 3 saate iniyor.

 

Sürücü fren enerjisini elektrik enerjisine dönüştüren rejeneratif şarj fonksiyonunun enerji kazanım ve fren desteği seviyesini vites kumandası üzerinden “Drive” veya “Low” olmak üzere ayarlayabiliyor. Sürücünün “Low” sürüş modunda gaz pedalından ayağını çekmesiyle aracın programlanmış yavaşlaması arttırılıyor ve arkadan gelen sürücüyü uyarmak için gerektiğinde stop lambaları otomatik olarak yanıyor. Daha sert yavaşlama enerji geri kazanım miktarını arttırıyor ve enerjiyi bataryalarda depolayarak olası elektrikli menzili uzatıyor.

 

Gösterge panelindeki devir göstergesi yerini güç/şarj göstergesine, hararet göstergesi ise şarj seviyesi göstergesine bırakırken yol bilgisayarı fonksiyonları; elektrikli sürüş modu göstergesi, bakım uyarı ve bildirimleri ile aracın şarj durumu gibi bilgilerle hibrit sistem için güncellendi. EV sürüş modunda gösterge panelinde göstergeler ve uyarılar dışında araç bir şarj noktasına bağlandığında uyarı beliriyor. Tüm menü ekranlarında hem batarya, hem de menzil uzatıcı için kalan menzil gösteriliyor.

 

Lüks, konforlu ve gelişmiş bağlanabilirlik özellikleri

Titanium versiyonuyla sunulan yeni Tourneo Custom Plug-In Hybrid çok iyi düşünülmüş detaylar ve üstün konfor özellikleriyle dikkat çekiyor. Ford’un sesle komut özelliğine sahip bilgi ve eğlence sistemi SYNC 3 standart olarak sunuluyor. Akıllı telefon gibi sürükleme ve tıklama mantığıyla kullanılan 8 inçlik renkli dokunmatik ekrana sahip sistem Apple CarPlay ve Android Auto™ uyumluluğu sunuyor.

 

Yine standart olarak sunulan FordPass Connect araç içi modem teknolojisi 10 adede kadar akıllı cihazın Wi-Fi üzerinden internete bağlanmasına imkân tanıyor. Ayrıca FordPass mobil uygulama sayesinde araç bulma, uzaktan kilitleme/açma ve benzeri fonksiyonlar yönetilebiliyor. Aktif Park Yardımcısı ise aracın paralel ve dikey park alanlarına girme ve çıkma manevralarını gerçekleştirirken, sürücü gaz ve frenini kontrol edebiliyor.

 

Plug-in hybrid elektrikli araçların şehir içi kullanıma olumlu etkilerini araştırmaya devam eden Ford prototip araçlarla İngiltere’nin Londra kentinde müşteri denemeleri yapıyor. Bunları 2019 yılı sonunda Almanya’nın Köln ve İspanya’nın Valencia kentleri izleyecek.

 

Ford, bu yılın başlarında yeni Focus ile başlamak üzere tüm yeni modellerin elektrik destekli bir versiyona sahip olacağını açıkladı. Buna yeni modeller ve var olan modellerin yeni versiyonları da dahil olacak. Fiesta’dan Transit’e kadar tüm ürün gamında yarı hibrit, tam hibrit, şarj edilebilir hibrit veya batarya elektrikli alternatifler sunulacak.

 

Tourneo Custom Plug-In Hybrid'in km'de 75 g CO2 salım, 100 km'de 3.3 litre yakıt verimliliği sunması öngörülüyor.

 

Son Güncelleme : 03 Nisan 2019

ÜYELERİMİZDEN YORUMLAR

default_user

BU HABERİ OKUYANLAR BUNLARI DA OKUDU

DİĞER HABERLER

Popüler Haberler

UZMANDAN CEVAPLAR

Logo
Şifremi Unuttum
Logo